Değerli alim, ömrünü ilme, İslam’a hasretmiş olan Müftü İbrahim Acar hocamız, aslen K. Maraş Elbistan İlçesi Burtu köyündendir. 

      Lakin, hocamız Acar; ömrünün ekser yıllarını Afşin’da geçirmiş, medrese tahsilini meşhur Çakıroğlu hoca efendiden alarak, irab murab kısmını tamamlamış, ondan icazet almıştır.   

      İmam-Hatip Lisesi, İslam Enstitüsü, tahsilini ikmal ederek, Afşin İlçesine Müftü olarak atanmış, Afşin’da dünya evine adım atarak çoluk-çocuk sahibi olmuştur. 

      Uzun yıllar Afşin Müftülük görevini ifa ederek, milletin sevgisini kazanmış, duasını almış, herkesten, her kesimden saygı ve muhabbet görmüştür. 

      Müftü İbrahim Acar hocaya, Afşin İlçesinde yapmış olduğu Müftülük hizmeti , bir tecrübe, bir yetişme, bir olgunlaşma devresi ve dönemi sunarak, onu ileriki yıllarda atanacağı Elbistan Müftülüğü, Doğanşehir Müftülüğü, Muş İl’i Müftülüğüne taşımıştır. 

      Müftü bey, böylelikle evre evre, dönem dönem, tecrübe sahibi olmuş, daha çok görevinde yükselmeye namzet, olgunlaşma cihetine giderek, Muş’tan, Gaziantep  Büyükşehir İl’ine atanmasını bilmiştir. 

      Hoş gör ki hoş görülesin!…

      Müftü beyin bu mümtaz yönü, onu hizmette yükseltmiş, ileri daha ileri yerlere yürümesini sağlamıştır. Zaman zaman görevim icabi G. Antep’e her gittiğim zaman Müftü efendiyi ziyaret eder, halka halka Kur’an dersi okuttuğunu, her kesimden, her meslekten insanlarla muhatap olduğunu görür, içimden kendisini alkışlardım.

     Çünkü, Müftü efendi: şuna inanmış, bunu yaşamıştır: ” İlim, ilim bilmektir/ İlim, kendin bilmektir/ Sen kendini bilmezsen,/ Bu nice okumaktır.”  fehvasını kendine ilke edinmiş, ilmin hakkını vererek, alim olma vasfını bihakkın kazanmıştır. 

      Müftü beyin, bu tutumu, hoş görü anlayışı, hoş görülmüş, görevinde  zirve zirve yükselerek G. Antep İl Müftüğünü müteakip, Çorum İl Müftülüğüne atanmıştır. 

      Her Çorum’lu vatandaşımız,  hoca efendiyi iyi karşılamış, bağrına basmış, onun ilminden istifade etmesini bilmiştir. Çünkü, Müftü efendi, bir kere kırıcı, aşağılayıcı tavırlardan uzak durarark, affedici olmayı, kusurları düzeltme yönünü kullanarak, insanlara, görevlilere fırsat tanımayı, tahammül etmeyi kendisine şiar edinmiştir.

     İbrahim Acar hoca, Çorum İl Müftüülük görevini de ikmal ederek, bir başka hatırı sayılır İl’e, Samsun İl Müftülüğüne atanmıştır.  Burada da, devlet erkanı ile, bürokrasi ile iyi geçinmesi, başarılı çalışmalar yapması sonucu, o zaman ki Devlet Bakanı değerli alim Mehmet Aydın hocanın istek ve tavsiyesi üzerine İzmir İl Müftülüğünü üstlenmiştir. 

     İbrahim Acar  hoca, İzmir İl Müftülük görevini başarılı bir şekilde deruhte ederek, artık tatlı bir yorulmanın verdiği huzurla emekliliğini istemiştir. Başkanlık, Müftü efendinin emekliliğini istemesinden her ne kadar rahatsız olmuşsa da, artık yorulduğunu hissetmiş, emekililik istemini resmiyete koymuştur. 

     Müftü efendinin,  Hollanda ülkesine  konferans için her defasında teşrifine cemaatimle katılmış, onu, zevkle, huzurla, icenlikle dinlemiş, ilminden, birikimlerinden istifade etmişizdir. 

     Sonuç yerine;

       Müftü efendiyi, bu tür bir makale ile anlamak, anlatmak mümkün değildir.  Hoş görüsü, sevecenliği, insan sevgisine vermiş olduğu değer, esprisi kişiliği, tatlı tatlı nüktesi ile etrafındaki insanları mutlu ve mesut etmesini bilmiştir. 

       İşte, bu nedenledir ki, Tayyar Altıkulaç hoca, Müftü efendinin bu güzel hasletini bildiği için , Çorum İl Müftülüğüne tayini sırasında, kendisine sıkı sıkı tenbih etmiş, Çorum’da, “kemiksiz evliya”‘ sık sık ziyaret etmesini önermiştir. 

        Muhterem hocamız, elan Samsun’da ikamet  etmektedir.  Takip ettiğim kadarıyla,, mütevazi evinin bahçesinde sebze yetiştirerek, hayatının okuma dışında kalan  boş zamanlarını değerlendirmektedir.

     Onun içindir ki, böylesi alimlere kıymet, değer verilerek, milletle bir ve bütün olmasını, vaaz, konferans, Televizyon sohbetleri, basın-yayın hayatında ilminden, erdeminden müstefid olmanın yolları araştırılmalıdır. 

     Sanırım, böyle bir uygulama ile, emekli olmuş alimlerimiz, millet nezdinde daha çok büyüyecekler, ilimlerini sunacaklar, insanlarımız onların engin, geniş ilimlerinden istifade edeceklerdir..

      Muhterem hocamıza, bundan sonraki yaşamında başarılı, bereketli, verimli yıllar geçirmesini niyaz eder, Afşin’li bir personeli olarak saygılarımı, sevgilerimi, hürmetlerimi sunarım. Selam ve dua ile…

***

     Şerafettin Özdemir