Yüce Allah(CC) “Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik. Enbiyâ suresi 107. Ayet
Evet O Güneş..!
Bir karanlığa son verip, aydınlığa çıkartan Âlemlerin Rabbinin sevgilisi,
Gül yüzlü, gülen yüzlü, merhametin yeryüzündeki temsilcisi, efendiler efendisi Hz. Muhammed (sav) Efendimizdi.
Doğumuyla fevkalade olaylar olmuş, derman arayan alem, nihayet şifa bulmuştur.
Efendiler efendisi(sav) efendimiz,
Rebiü’l-evvel ayının 11. ve 12. günlerini bağlayan Pazartesi gecesi doğmuştur.
Peygamber Efendimizin doğum günü, Mevlid Gecesi olarak idrak edilir.
Mevlid Kandili nedir?
Kandiller; ışıklarıyla sadece karanlık gecelerimizi değil, aynı zamanda manevî feyziyle de, daralan gönüllerimizi aydınlatan, zihinlerimizi berraklaştıran gecelerdir.
Kandiller; öze dönüşün, Yüce Yaratanımıza yürekten yakarış ve yönelişin, günahlarla kirlenmeye yüz tutmuş gönüllerimizi arındırmanın, geçici olanla kalıcı olanı fark etmenin, kalp gözümüzü açıp, gönül dünyamızı temizlemenin fırsatı olan, nefsin yanıltıcı arzu ve isteklerinden uzaklaşmanın imkânlarını sunan kutlu zaman dilimleridir.
İşte Mevlid Gecesi de, insanı insan yapan bütün güzelliklerin odaklandığı bir şahsiyet olan, rahmet elçisi Hz. Peygamberin doğumunu kutladığımız, onun bireysel ve toplumsal hayatımızı aydınlatan insanlık ve merhametini, insaf ve adaletini, sabır ve metanetini, kerem ve cömertliğini, kısaca insanlığa sunduğu değerleri anlayıp, hayatımızı onun yüce ahlâkıyla güzelleştireceğimiz bir tazelenme mevsimidir.
Türkiye’de Osmanlı Devleti padişahı II. Selim’den itibaren, bu kutlama gün ve gecelerinde, minarelerde kandil yakılmasıyla birlikte kandil adını almıştır.
Bu mübarek gecede, Mevlid Gecesi’nde yapılabilecek ibadetler;
Sadece Mevlid Gecesinde yapılması gereken özel ibadetler yoktur.
İşte her kandil gecesinde yapılması gereken ibadetler:
Kur’ân–ı Kerim okunmalı; okuyanlar dinlenmeli; uygun mekânlarda Kur’ân ziyafetleri verilmeli; Kelamullah’a olan sevgi, saygı ve bağlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmeli.
Peygamber Efendimiz (sav)’e salât ü selâmlar getirilmeli; O’nun şefaatini ümit edip, ümmetinden olma şuuru tazelenmeli. (Allahümme Salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim
Manası: Ey Allahım ! Efendimiz, büyüğümüz Muhammed’e, evladu iyaline, ashabına salatu selam eyle.(Rahmet et, selametlik ver.))
Kaza, nafile namazlar kılınmalı; varsa o geceye ait nakledilen namazlar, onlar da ayrıca kılınabilir; kandil gecesi, özü itibariyle ibadet ve ibadette ihsan şuuruyla ihya edilmeli.
Tefekkürde bulunulmalı “Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum, Allah’ın benden istekleri nelerdir” gibi konular başta olmak üzere hayatî meselelerde derin düşüncelere girmeli.
Günahlara samimi olarak tevbe ve istiğfar edilmeli; idrak edilen geceyi son fırsat bilerek nedamet duyulmalı,
Bol bol zikir, evrad ü ezkarda bulunulmalı.
Mü’minlerle helalleşilmeli; onlarla irtibatımız cihetinden rızaları alınmalı.
Küs ve dargın olanlar barıştırılmalı; gönüller alınmalı; kederli yüzler güldürülmeli.
Üzerimizde hakları olanlar aranıp sorulmalı; vefa ve kadirşinaslık ahlâkı yerine getirilmeli.
Yoksul, kimsesiz, öksüz, yetim, hasta, sakat, yaşlı olanlar ziyaret edilip, sevgi, şefkat, hürmet, hediye ve sadakalarla mutlu edilmeli.
Dini toplantılar, paneller ve sohbetler düzenlenmeli;
va’z ü nasihat dinlenmeli; şiirler okunmalı; ilâhî ve ezgilerle gönüllerde ayrı bir dalgalanma oluşturmalı.
Kandil gecesinin akşam, yatsı ve sabah namazları cemaatle ve camilerde kılınmalı.
Sahabe, ulema ve evliya türbeleri ziyaret edilmeli;
Vefat etmiş yakınlarımızın, dostlarımızın ve büyüklerimizin kabirleri ziyaret edilmeli; iman kardeşliğine ait sadakati yerine getirilmeli.
Hayattaki manevî büyüklerimizin, üstadlarımızın, anne ve babamızın, dostlarımızın ve diğer yakınlarımızın kandilleri bizzat giderek veya telefon, faks yahut e–mail çekerek tebrik edilmeli; duaları istenmeli.
Bu kandil gecelerinin gündüzlerinde, mümkün olduğunca oruç tutulmalı.
İşin özü şudur!..
Dünyamıza doğan rahmet güneşinin, izinde yola devam etmektir. Onun ahlakıyla ahlaklanmalıyız.
Allah’ın selamı ve rahmeti üzerimize olsun kardeşlerim.
**
Zihni Ertuğrul